İsrail ordusu Cibaliye'den çekildiğinde arkasında yanmış ve yıkılmış evler, enkaz altında cesetler bırakmış, yıkılmış yollar ve altyapılar bırakmış, kampın çehresini sakinlerinin bile tanıyamayacağı kadar değiştirmişti.
Ancak Filistinliler tüm tehlikelere rağmen evlerinin enkazına dönmeyi tercih etti. Mahmut Derviş'in “Bu topraklarda yaşamaya değer şeyler var” şiirini yazdı ve Filistin bayrağını dikti.
Geri dönenlerden evleri yıkılmayanlar yakınlarını arayarak barınma sorununu çözmeye çalışırken, evleri kısmen yıkılanlar tek oda da olsa onarmaya, bazıları da çadır kurmaya başladı. tamamen yıkılan evlerinin enkazı.
Geri dönmek için sabırsızlanıyorlardı
Gazze'nin kuzeyindeki kentin batı kesimine göç eden Cibaliya sakinleri, sosyal medya hesaplarından enkaz altında kalsalar bile evlerine dönmek istediklerini dile getirdi.
Filistinli gazeteci Muhammed Kamer, sosyal medya paylaşımında “Yarın döneceğiz, inşallah” dedi.
İnsanlar kamptan ayrılmaya baştan beri direndiler.
İsrail ordusu, 14 Ekim'den bu yana Gazze'nin kuzey bölgelerinin boşaltılması ve nüfusun güneye doğru taşınması çağrısında bulundu, ancak Cibaliya mülteci kampında yaşayanların çok azı bu çağrıya yanıt verdi.
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı'nın (UNRWA) verilerine göre, 114 bin kişinin yaşadığı kampta 90 binden fazla kişi evini terk etmedi.
Savaşın başlangıcında kuzeydeki Beyt Lahiya ve Beyt Hanun'da yaşanan büyük yıkımın ardından çok sayıda insan evlerini terk ederek Cibaliya'ya göç etti, kamp ve çevredeki nüfus ise 200 bin kişiye yükseldi.
Savaştan önce Gazze ve Kuzey'deki şehirlerde 1,2 milyon insan yaşarken, şu anda bu şehirlerde 700 bin civarında insan yaşıyor.
Gazze'nin kuzeyindeki Filistinliler burada kalmaktan başka çarelerinin olmadığını ve evlerini İsrail işgaline bırakmak istemediklerini söylüyor.
Direniş, kampın ve kuzey bölgelerinin dayanıklılık göstermesine olanak sağladı
Gazze'nin kuzeyinde yaşamın sembolü olan Cibaliya, aynı zamanda Filistinli direniş grupları ile İsrail askerleri arasında şiddetli ve sert çatışmalara da sahne oldu.
Özelde Cibaliya'daki ve genel olarak kuzeydeki bu direniş ruhu ve halkın İsrail'in tehcir planlarına karşı bilinçli tutumu, uzun savaşa rağmen kuzeyin ayakta kalmasını sağlayan faktörler arasındaydı.
Öte yandan İsrail, Cibaliya'yı yıktıktan sonra bile bölgenin kısıtlı ve sıkışık yapısından dolayı ilerlemekte zorlandı.
Filistinli gruplar, karadan giren İsrail güçlerini bomba ve keskin nişancılarla hedef aldıklarını söylerken, İsrail ordusu da burada çok sayıda askerini kaybettiğini duyurdu.